الَّذِي جَعَلَ لَكُم مِّنَ الشَّجَرِ الْأَخْضَرِ نَارًا فَإِذَا أَنتُم مِّنْهُ تُوقِدُونَ
Ellezî ceale lekum mineş şeceril ahdarinâren fe izâ entum minhu tûkıdûn(tûkıdûne).
Diyanet İşleri | : | O, sizin için yeşil ağaçtan ateş yaratandır. Şimdi siz ondan yakıp duruyorsunuz. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Öyle bir mâbuttur ki size, yemyeşil ağaçtan ateş halketmiştir de ateşlerinizi onunla yakarsınız. |
Adem Uğur | : | Yeşil ağaçtan sizin için ateş çıkaran O'dur. İşte siz ateşi ondan yakıyorsunuz. |
Ali Bulaç | : | Ki O, size yeşil ağaçtan bir ateş kılandır; siz de ondan yakıyorsunuz. |
Ali Fikri Yavuz | : | O (Allah) ki, size yeşil ağaçtan bir ateş yaptı da şimdi siz ondan yakıb duruyorsunuz. |
Bekir Sadak | : | Yas agactan size ates cikarandir. Ondan ates yakarsiniz. |
Celal Yıldırım | : | O ki, size yeşil ağaçtan ateş meydana getirdi. Siz de o ateşten yakıp duruyorsunuz. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Yaş ağaçtan size ateş çıkarandır. Ondan ateş yakarsınız. |
Diyanet Vakfi | : | Yeşil ağaçtan sizin için ateş çıkaran O'dur. İşte siz ateşi ondan yakıyorsunuz. |
Edip Yüksel | : | O ki, size yeşil (klorofilli) ağaçtan ateş çıkarandır. Nitekim onu yakıyorsunuz. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | O ki size yeşil ağaçtan bir ateş yaptı da şimdi siz ondan tutuşturup duruyorsunuz |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | O ki size yeşil ağaçtan bir ateş çıkarmasını sağladı da şimdi siz ondan tutuşturup duruyorsunuz. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Size o yeşil ağaçtan bir ateş yapan O'dur. Şimdi siz ondan tutuşturmaktasınız. |
Fizilal-il Kuran | : | O size yeşil ağaçtan ateş yaptı da siz ondan yakıyorsunuz. |
Gültekin Onan | : | Ki O, size yeşil ağaçtan bir ateş kılandır siz de ondan yakıyorsunuz. |
Hasan Basri Çantay | : | O, yemyeşil ağaçdan sizin için bir ateş çıkarandır. İşte bakın (ateşi) ondan (çakıb) alıyorsunuz. |
İbni Kesir | : | Yemyeşil ağaçtan size ateş çıkartan O'dur. Siz ondan hemen yakıverirsiniz. |
Muhammed Esed | : | O, yemyeşil ağaçtan sizin için bir ateş çıkarır ve onunla (kendi ateşinizi) yakarsınız". |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | «O (Hâlık-ı Azîm) ki, sizin için yemyeşil ağaçtan bir ateş vücuda getirmiştir de şimdi siz ondan yakıveriyorsunuz.» |
Şaban Piriş | : | Sizin için yeşil ağaçtan ateş çıkaran O’dur. Nitekim siz onunla ateş yakıyorsunuz. |
Suat Yıldırım | : | O’dur ki sizin için yeşil ağaçtan bir ateş yaratır, siz de onu tutuşturup durursunuz. |
Süleyman Ateş | : | O size yeşil ağaçtan ateş yaptı da siz ondan yakıyorsunuz. |
Tefhim-ul Kuran | : | Ki O, size yeşil ağaçtan bir ateş kılandır; siz de ondan yakıyorsunuz. |
Ümit Şimşek | : | Size yeşil ağaçtan ateş çıkaran Odur; siz de bu sayede ateşinizi tutuşturursunuz. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | O size, o yeşil ağaçtan bir ateş oluşturdu da siz ondan tutuşturup duruyorsunuz. |