Ve nufiha fîs sûri fe izâ hum minel ecdâsi ilâ rabbihim yensilûn(yensilûne).
Diyanet İşleri | : | Sûra üfürülür. Bir de bakarsın, kabirlerden çıkmış, Rablerine doğru akın akın gitmektedirler. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Ve Sûr üfürülmüştür de o anda kabirlerinden çıkıp Rablerinin tapısına koşuyorlar. |
Adem Uğur | : | Nihayet Sûr'a üfürülecek. Bir de bakarsın ki onlar kabirlerinden kalkıp koşarak Rablerine giderler. |
Ali Bulaç | : | Sur'a üfürülmüştür; böylece onlar kabirlerinden (diriltilip) Rablerine doğru (dalgalar halinde) süzülüp giderler. |
Ali Fikri Yavuz | : | (Bir de ikinci defa) Sûr’a üfürülmüştür. Ne baksınlar, kabirlerden Rablerine doğru akın ediyorlar! |
Bekir Sadak | : | Sura uflenince, kabirlerinden Rablerine kosarak cikarlar. |
Celal Yıldırım | : | Sûr'a üfrülünce bir de bakarsın kabirlerinden çıkıp Rablarına doğru akın akın koşarlar. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Sura üflenince, kabirlerinden Rablerine koşarak çıkarlar. |
Diyanet Vakfi | : | Nihayet Sûr'a üfürülecek. Bir de bakarsın ki onlar kabirlerinden kalkıp koşarak Rablerine giderler. |
Edip Yüksel | : | Boruya üflenince, onlar mezarlarından kalkıp Rab'lerine koşacaklar. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Bir de sur üfürülmüştür ne baksınlar kabirlerinden rablarına doğru akın ediyorlardır |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Sur üfrülmüştür, bir de ne baksınlar kabirlerinden Rablerine doğru akın ediyorlar. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Sûr'a üfürülmüştür, bir de ne baksınlar kabirlerinden Rablerine doğru akın ediyorlar. |
Fizilal-il Kuran | : | Sur'a üflenince, kâbirlerinden Rabb'lerine koşarak çıkarlar. |
Gültekin Onan | : | Sur'a üfürülmüştür; böylece onlar kabirlerinden (diriltilip) rablerine doğru (dalgalar halinde) süzülüp giderler. |
Hasan Basri Çantay | : | «Suur» a üfürülmüşdür. Artık bakarsın ki onlar kabirlerinden (kalkıp) Rablerine doğru koşup gidiyorlar. |
İbni Kesir | : | Sur'a üflendi. Bir de bakarsınız ki onlar kabirlerinden koşarak Rabblarına doğru çıkmaktadırlar. |
Muhammed Esed | : | Ve (sonra yeniden diriliş) suru üflenecek; işte o zaman tümü kabirlerinden çıkarak Rablerine doğru koşacaklar! |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Ve Sûr'a üfürülmüş (olacak)dır. Artık onlar o zaman kabirlerinden (kalkıp) Rablerine doğru sür'atle yürümekte bulunurlar. |
Şaban Piriş | : | Sur’a üflenince, kabirlerinden kaldırılıp, Rab’lerinin huzurunda sıralanacaklardır. |
Suat Yıldırım | : | Sura üflendi, "Kalk!" borusu çaldı!.. İşte mezarlarından kalkıp, Rab’lerinin huzurunda duruşmaya koşuyorlar... |
Süleyman Ateş | : | Sûr'a üflendi. İşte onlar kabirlerden Rablerine koşuyorlar. |
Tefhim-ul Kuran | : | Sûr'a üfürülmüştür; böylece onlar kabirlerinden (diriltilip) Rablerine doğru (dalgalar halinde) süzülüp giderler. |
Ümit Şimşek | : | Ve sûra üfürülür. O anda onlar kabirlerinden çıkmış, Rablerine doğru koşmaktadırlar. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Sûra üfürülmüştür! Bak, işte kabirlerden, Rablerine doğru akın akın gidiyorlar. |