Fe izâ hum bis sâhireh(sâhireti).
Diyanet İşleri | : | Birdenbire kendilerini mahşerde buluverirler. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Derken onlar dümdüz bir yerde toplanırlar. |
Adem Uğur | : | Birdenbire kendilerini mahşerde buluverirler. |
Ali Bulaç | : | Bir de bakarsın ki, onlar, yerin üstündedirler. |
Ali Fikri Yavuz | : | Bir de bakarsın onlar hep kabirlerinden uyanmışlar, (bir araya toplanmışlar)... |
Bekir Sadak | : | Hepsi hemen bir duzluge dokulecektir. |
Celal Yıldırım | : | Bir de bakarsın (hepsi) uyanık olarak toprağın üstündeler. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Hepsi hemen bir düzlüğe dökülecektir. |
Diyanet Vakfi | : | Birdenbire kendilerini mahşerde buluverirler. |
Edip Yüksel | : | Onlar uyanıvermişlerdir. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Bakarsın uyanmışlar hepsi meydandadır |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | bir de bakarsın uyanmışlar, hepsi meydanda. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Bir de bakarsın hepsi meydandadır. |
Fizilal-il Kuran | : | Hepsi hemen bir düzlüğe dökülecektir. |
Gültekin Onan | : | Bir de bakarsın ki, onlar, yerin üstündedirler. |
Hasan Basri Çantay | : | Ki o zaman onlar (görürsün ki) hemen (diri olarak) toprağın yüzündedirler. |
İbni Kesir | : | Ki o zaman, hepsi toprağın yüzüne dökülecektir. |
Muhammed Esed | : | işte o zaman (hakikati) anlayacaklar! |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Artık onlar, o zaman bir düz yer üzerindedirler. |
Şaban Piriş | : | İşte o zaman onlar, hemen uyanacaktır. |
Suat Yıldırım | : | (13-14) Fakat olay (zor değil,) bir tek emirden ibarettir. Bir anda mahşerde toplanıverirler! |
Süleyman Ateş | : | Hemen onlar uyanıklık alanındadırlar. |
Tefhim-ul Kuran | : | Bir de bakarsın ki, onlar, yerin üstündedirler. |
Ümit Şimşek | : | Kendilerini bir meydanda bulurlar. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Bir anda hepsi uyanıp ortaya geliverir. |