Ve yemneûnel mâûn(mâûne).
Diyanet İşleri | : | Ufacık bir yardıma bile engel olurlar. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Ve zekât vermeyi menederler. |
Adem Uğur | : | Ve hayra da mâni olurlar. |
Ali Bulaç | : | Ve 'ufacık bir yardımı (veya zekatı) da' engellemektedirler. |
Ali Fikri Yavuz | : | Ve zekâtı vermezler... |
Bekir Sadak | : | Onlar basit seyleri dahi vermezler. * |
Celal Yıldırım | : | Zekâtı da, eğreti âlet edavatı da vermezler (yardımda bulunmaktan hiç hoşlanmazlar). |
Diyanet İşleri (eski) | : | Onlar basit şeyleri dahi vermezler. |
Diyanet Vakfi | : | (6-7) Onlar gösteriş yapanlardır; hayra da mâni olurlar. |
Edip Yüksel | : | Ve yardımı da engellerler. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Ve yardımlığı sakınır (zekâtı vermezler) |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Ve yardımlığı sakınır (zekatı yemezler). |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Ve yardımlığı sakınırlar (zekatı vermezler). |
Fizilal-il Kuran | : | En ufak bir yardımı esirgerler. |
Gültekin Onan | : | Ve 'ufacık bir yardımı (veya zekatı) da' engellemektedirler. |
Hasan Basri Çantay | : | Zekâtı da men'ederler onlar. |
İbni Kesir | : | Ve zekatı da men'ederler. |
Muhammed Esed | : | ve üstelik onlar, (insanlara) en ufak bir yardımı bile reddederler! |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Ve men edilmesi mutad olmayan bir şeyi bile men ediverirler. |
Şaban Piriş | : | Ufak tefek yardıma bile engel olanlara.. |
Suat Yıldırım | : | (5-7) Ki onlar namazlarından gafildirler (Kıldıkları namazın değerini bilmez, namaza gereken ihtimamı göstermezler). İbadetlerini gösteriş için yapar, zekât ve diğer yardımlarını esirger, vermezler. |
Süleyman Ateş | : | En ufak bir yardımı esirgerler. |
Tefhim-ul Kuran | : | Ve 'ufacık bir yardımı (veya zekâtı) da' engellemektedirler. |
Ümit Şimşek | : | Mâuna da engel olurlar. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Ve onlar, kamu hakkına/yardıma/zekâta/iyiliğe engel olurlar. |