İnnâ a’taynâkel kevser(kevsere).
Diyanet İşleri | : | Şüphesiz biz sana Kevser’i verdik. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Şüphe yok ki biziz sana kevseri veren. |
Adem Uğur | : | (Resûlüm!) Kuşkusuz biz sana Kevser'i verdik. |
Ali Bulaç | : | Şüphesiz, biz sana Kevser'i verdik. |
Ali Fikri Yavuz | : | (Ey Rasûlüm), gerçekten biz sana (cennetdeki Havz-ı) Kevseri = pek çok hayırları verdik. |
Bekir Sadak | : | Dogrusu sana pek cok nimet vermisizdir. |
Celal Yıldırım | : | ki biz sana Kevser'i verdik. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Doğrusu sana pek çok nimet vermişizdir. |
Diyanet Vakfi | : | (1-3) (Resûlüm!) Kuşkusuz biz sana Kevser'i verdik. Şimdi sen Rabbine kulluk et ve kurban kes. Asıl sonu kesik olan, şüphesiz sana hınç besleyendir. |
Edip Yüksel | : | Biz sana bolca nimetler verdik. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Biz verdik sana hakikatte kevser |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Muhakkak Biz, sana Kevseri'i verdik. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Muhakkak biz sana Kevser'i verdik. |
Fizilal-il Kuran | : | Ey muhammed! Doğrusu biz sana pek çok nimet vermişizdir. |
Gültekin Onan | : | Süphesiz, biz sana Kevser'i verdik. |
Hasan Basri Çantay | : | (Habîbim) hakikat, biz sana, Kevseri verdik. |
İbni Kesir | : | Gerçekten Biz; sana, Kevser'i verdik. |
Muhammed Esed | : | Bak, Biz sana bol nimet verdik: |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Şüphe yok ki, Biz sana Kevser'i verdik. |
Şaban Piriş | : | Biz sana sayısız nimetler verdik. |
Suat Yıldırım | : | Biz gerçekten sana verdik kevser. |
Süleyman Ateş | : | Biz sana Kevser'i (bol ni'met, ilim ve büyük şeref) verdik. |
Tefhim-ul Kuran | : | Şüphesiz, biz sana Kevser'i verdik. |
Ümit Şimşek | : | Biz sana Kevser'i verdik. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Hiç kuşkusuz, biz verdik sana Kevser'i/iyilik, bereket, mutluluk, güzellik, soy ve aydınlığın tükenmezini. |