Fe beşşirhum bi azâbin elîm(elîmin).
Diyanet İşleri | : | Öyle ise sen onlara elem dolu bir azabı müjdele! |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Artık müjdele onları elemli bir azapla. |
Adem Uğur | : | (Resûlüm!) Onlara acı azabı müjdele! |
Ali Bulaç | : | Bu durumda sen, onlara acı bir azab ile müjde ver. |
Ali Fikri Yavuz | : | Onun için (Ey Rasûlüm), sen onları acıklı bir azabla müjdele!... |
Bekir Sadak | : | Onlara can yakici azabi mujde et. |
Celal Yıldırım | : | Artık sen, onları elem verici bir azâbla müjdele!. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Onlara can yakıcı azabı müjde et. |
Diyanet Vakfi | : | (Resûlüm!) Onlara acı azabı müjdele! |
Edip Yüksel | : | Onları acı bir azapla müjdele. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Onun için onlara elîm bir azâb müjdele |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Onun için onlara acı bir azap müjdele! |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Onun için onlara elem verici bir azabı müjdele. |
Fizilal-il Kuran | : | Onları acıklı bir azab ile müjdele. |
Gültekin Onan | : | Bu durumda sen, onlara acı bir azab ile müjde ver. |
Hasan Basri Çantay | : | Bunun için sen (Habibim) onları elem verici bir azâb ile müjdele! |
İbni Kesir | : | Onlara elim bir azabı müjdele. |
Muhammed Esed | : | O halde, onlara (öteki dünyada) şiddetli azabı haber ver, |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Artık onları pek acıklı bir azap ile müjdele. |
Şaban Piriş | : | Onlara acı bir azabı müjdele.. |
Suat Yıldırım | : | Sen de onlara gayet acı bir azap müjdele! |
Süleyman Ateş | : | Onlara acı bir azâbı müjdele. |
Tefhim-ul Kuran | : | Bu durumda sen, onlara acıklı bir azab ile müjde ver. |
Ümit Şimşek | : | Sen onları acı bir azapla müjdele. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | O halde, onlara acıklı bir azap muştula! |