فَجَعَلْنَاهَا نَكَالاً لِّمَا بَيْنَ يَدَيْهَا وَمَا خَلْفَهَا وَمَوْعِظَةً لِّلْمُتَّقِينَ
Fe cealnâhâ nekâlen li mâ beyne yedeyhâ ve mâ halfehâ ve mev’ızaten lil muttakîn(muttakîne).
Diyanet İşleri | : | Biz bunu, hem onu görenlere, hem de sonra geleceklere bir ibret ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlara da bir öğüt kıldık. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | O zaman bunu görenlerle sonradan gelenlere ibret, sakınanlara da bir öğüt olmak üzere onları maymun şekline sokmuştuk. |
Adem Uğur | : | Biz bunu (maymunlaşmış insanları), hadiseyi bizzat görenlere ve sonradan gelenlere bir ibret dersi, müttakîler için de bir öğüt vesilesi kıldık. |
Ali Bulaç | : | Bunu, hem çağdaşlarına, hem sonra gelecek olanlara 'ibret verici bir ceza', takva sahipleri için de bir öğüt kıldık. |
Ali Fikri Yavuz | : | Biz, o azâbı; onlarla bulunanlara, onlardan sonra gelip duyanlara, ibret; ve takvâ sâhibi müminlere de bir nasihat kıldık. |
Bekir Sadak | : | (65-66) Icinizden cumartesi gunu azginlik edenleri elbette biliyorsunuz. Onlara «Asagilik birer maymun olunuz» dedik"; bunu, cagdaslarina ve sonradan geleceklere bir ceza ornegi ve Allah'a karsi gelmekten sakinanlara ogut olsun diye yaptik. |
Celal Yıldırım | : | İşte Biz bu (milletin tutumunu ve başlarına gelen kötü sonuçları) kendi devirlerinde yaşayanlara ve sonradan gelecek olanlara bir ibret ve takva (Allah'tan korkup kötülüklerden sakınan irfan) sahiplerine bir öğüt kıldık. |
Diyanet İşleri (eski) | : | (65-66) İçinizden cumartesi günü azgınlık edenleri elbette biliyorsunuz. Onlara 'Aşağılık birer maymun olunuz' dedik; bunu, çağdaşlarına ve sonradan geleceklere bir ceza örneği ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlara öğüt olsun diye yaptık. |
Diyanet Vakfi | : | Biz bunu (maymunlaşmış insanları), hadiseyi bizzat görenlere ve sonradan gelenlere bir ibret dersi, müttakîler için de bir öğüt vesilesi kıldık. |
Edip Yüksel | : | Bu cezayı çağdaşlarına ve sonraki kuşaklara bir ibret ve erdemli insanlar için de bir öğüt yaptık. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | ve bu ukubeti önündekilere ve arkasındakilere bir dersi ibret ve korunacaklara bir va'z-u nasıhat olmak üzere yaptık. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Ve bu cezayı önündekilere ve sonrakilere bir ibret dersi ve korunacaklara da bir öğüt ve nasihat yaptık. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Bu ibret dolu cezayı öncekilere ve sonrakilere bir ders, korunacaklara da bir nasihat, bir öğüt yaptık. |
Fizilal-il Kuran | : | Bu cezayı, onu görenlere ve sonradan gelip işitenlere ibret ve takva sahiplerine öğüt yaptık. |
Gültekin Onan | : | Bunu çağdaşlarına / yanında olanlara (lima beyne yedeyha) ve sonraki kuşaklara / gelecek olanlara (halfeha) bir ceza / azab / ibret verici ceza (nekalen) ve muttakiler için de bir öğüt / nasihat (mevızaten) yaptık. |
Hasan Basri Çantay | : | Binâen'aleyh onu hem önündekilere (o zaman hazır olanlara), hem ardındakilere (sonradan geleceklere) ibret verici ceza ve (mü'minlerden) takvaaye erenler de bir öğüd yaptık. |
İbni Kesir | : | Artık bunu hem önündekilere, hem de ardındakilere ibret verici bir ceza, hem de müttakilere bir öğüt kıldık. |
Muhammed Esed | : | Ve onları hem kendi zamanları, hem de bütün gelecek zamanlar için uyarıcı bir örnek kıldık, Allah'a karşı sorumluluklarının bilincinde olanlara da ibret alınacak bir ders. |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Artık bunu o zamandakilere ve ondan sonrakilere bir ibret, müttekiler için de bir nasihat kıldık. |
Şaban Piriş | : | Böylece onların akıbetini hem önlerinde bulunanlar için, hem de kendilerinden sonra gelecekler için bir ibret ve Allah’tan korkanlar için de bir öğüt vesilesi yaptık. |
Suat Yıldırım | : | Bunu, hem bu hâdiseye şahit olanlara, hem de sonradan gelecek olan nesillere bir ibret ve korunacaklara da bir öğüt kıldık. |
Süleyman Ateş | : | Ve bunu, önündekilere ve ardından geleceklere ibret bir cezâ, (Allâh'ın azâbından) korunanlara da bir öğüt yaptık. |
Tefhim-ul Kuran | : | Bunu, hem çağdaşlarına, hem sonradan gelecek olanlara 'ders verici bir ceza,' takva sahipleri için de bir öğüd kıldık. |
Ümit Şimşek | : | Bunu da, hem onların çağdaşlarına, hem de sonradan geleceklere bir ibret, sakınanlara ise bir öğüt olsun diye yaptık. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Bu durumu, o zamankilere ve onların ardından geleceklere ibret dolu bir ceza, takva sahiplerine de bir öğüt yaptık. |