وَالَّذِينَ كَفَرُوا بِآيَاتِ اللَّهِ وَلِقَائِهِ أُوْلَئِكَ يَئِسُوا مِن رَّحْمَتِي وَأُوْلَئِكَ لَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
Vellezîne keferû bi âyâtillâhi ve likâihî ulâike yeisû min rahmetî ve ulâike lehum azâbun elîm(elîmun).
Diyanet İşleri | : | Allah’ın âyetlerini ve O’na kavuşmayı inkâr edenler var ya; işte onlar benim rahmetimden ümit kesmişlerdir. İşte onlar için elem dolu bir azap vardır. |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Allah'ın delillerine kâfir olanlar ve onunla buluşacaklarını inkâr edenlerse onlardır rahmetimden tamâmıyla ümitlerini kesenler ve onlaradır elemli bir azap. |
Adem Uğur | : | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler -işte onlar- benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azap vardır. |
Ali Bulaç | : | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı 'yok sayıp inkâr edenler'; işte onlar, benim rahmetimden umut kesmişlerdir; ve işte onlar, acı azab onlarındır. |
Ali Fikri Yavuz | : | Allah’ın ayetlerini ve O’na kavuşmayı inkâr edenler ise, işte onlar Allah’ın rahmetinden ümidini kesmiş olanlardır. Onlar için acıklı bir azab da vardır. |
Bekir Sadak | : | Allah'in ayetlerini ve O'na kavusmayi inkar edenler, iste onlar Benim rahmetimden umitlerini kesmis olanlardir. Iste can yakici azap onlar icindir. |
Celal Yıldırım | : | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler var ya, işte onlar rahmetimden ümit kesmişlerdir ve onlar için elem verici bir azâb vardır. |
Diyanet İşleri (eski) | : | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı inkar edenler, işte onlar Benim rahmetimden ümitlerini kesmiş olanlardır. İşte can yakıcı azap onlar içindir. |
Diyanet Vakfi | : | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler -işte onlar- benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azap vardır. |
Edip Yüksel | : | ALLAH'ın ayet ve mucizelerini ve O'nunla karşılaşmayı inkar edenler, Rahmetimden ümit kesenlerdir. Onlar acı bir cezayı haketmişlerdir. |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Allahın âyâtına ve likasına inanmıyanlar ise hep onlar onun rahmetinden ümidi kesmiş olanlardır ve onlar için elîm bir azâb vardır |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Allah'ın ayetlerine ve O'na kavuşmaya inanmayanlar ise, hep onlar Benim rahmetimden ümidini kesmiş olanlardır ve onlara acı bir azap vardır. |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler var ya, işte onlar benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azab vardır. |
Fizilal-il Kuran | : | Allah'ın ayetlerini ve O'nun karşısına çıkacaklarını yalanlayanlar var ya, onlar rahmetimden ümitlerini kesmiş kimselerdir. Onları acıklı bir azap beklemektedir. |
Gültekin Onan | : | Tanrı'nın ayetlerine ve O'na kavuşmaya küfredenler; işte onlar, benim rahmetimden umut kesmişlerdir; ve işte onlar, acı azab onlarındır. |
Hasan Basri Çantay | : | Allahın âyetlerini ve Ona kavuşmayı (inkâr ile) kâfir olanlar (yok mu?) işte benim rahmetimden (ancak) onlar ümîdlerini kesdiler. İşte pek acıklı azâb da onlarındır. |
İbni Kesir | : | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı inkar edenler; işte onlar, Benim rahmetimden ümitlerini kesmiş olanlardır. Ve işte elem verici azab onlaradır. |
Muhammed Esed | : | Allah'ın ayetlerini ve (sonunda) O'na kavuşacaklarını inkar edenler, benim rahmetimden ümitlerini kesmiş olanlardır; ve onları (öteki dünyada) acıklı bir azap beklemektedir. |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | Ve o kimseler ki, Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkar ettiler, işte onlar, benim rahmetimden ümitlerini kestiler ve işte onlar için pek acıklı bir azap vardır. |
Şaban Piriş | : | Allah’ın ayetlerini ve O’nunla buluşmayı inkar edenler, onlar benim rahmetimden ümitlerini kesmiş olanlardır. İşte bunlar için çok acı bir azap vardır. |
Suat Yıldırım | : | Allah’ın âyetlerini ve âhirette O’na kavuşmayı inkâr edenler, işte onlar, Ben’im merhametimden ümitlerini kesenlerdir. Onlara gayet acı bir azap vardır. |
Süleyman Ateş | : | Allâh'ın âyetlerini ve O'nunla buluşmayı inkâr edenler, işte onlar benim rahmetimden ümidi kesmişlerdir ve onlar için acı bir azâb vardır. |
Tefhim-ul Kuran | : | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı 'yok sayıp küfre sapanlar'; işte onlar, benim rahmetimden umut kesmişlerdir ve işte onlar, acıklı azab da onlarındır. |
Ümit Şimşek | : | Allah'ın âyetlerini ve Ona kavuşmayı inkâr edenler ise, rahmetimden ümit kesmiş olanlardır. Onlar için acı bir azap vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk | : | Allah'ın ayetlerini ve Allah'a varmayı inkâr edenler, işte onlar, rahmetimden ümidi kesmişlerdir. Ve bunlar için acıklı bir azap öngörülmüştür. |
Bu ayet bir hidayet ayetidir, aşağıdaki meallerde ayetin sadece hidayet ile ilgili bölümü yer alıyor olabilir, dikkatinize sunarız. |
Abdullah Aydın | : | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı (öldükten sonra dirilmeyi) inkâr edenler ise, işte onlar Allah'ın rahmetinden ümitlerini kesmiş olanlardır. Onlar için pek acıklı bir azap vardır. |
Ahmet Davudoğlu | : | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler yok mu? İşte onlar Benim rahmetimden ümidlerini kesmiş olanlardır ve işte onlar için acıklı bir azap vardır. |
Ali Arslan | : | Allah'ın ayetlerini ve onunla mülâki olmayı inkâr edenler, evet onlar Benim rahmetimden ümidi kesmişlerdir ve onlar için elem verici bir azap yardır. |
Arif Pamuk | : | Allah'ın ayetlerini ve O'na karşı kavuşmayı inkar edenler, benim rahmetimden ümitlerini kesmiş olanlardır. Onlar için can yakıcı bir azap vardır. |
Ayntabî Mehmet Efendi | : | Allahû Teâlâ'nın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler, Benim rahmetimden me'yûs olurlar. Onlar için elîm bir azâp vardır. |
Bahaeddin Sağlam | : | Demek, Allah'ın ayetlerini ve O'nunla buluşmayı inkâr edenler, işte onlar Benim rahmetimden ümid kesenlerdir. Ve işte onlara elem verici bir azap vardır. |
Diyanet Vakfı (1993) | : | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler -işte onlar- Benim rahmetimden ümidlerini kesmişlerdir. Ve onlar için acıklı bir azap vardır. |
Hasan Tahsin Feyizli | : | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler ise, işte onlar, benim rahmetimden ümidi kesmiş (olacak)lardır. İşte onlar için acıklı bir azap vardır. |
Hüseyin Atay, Yaşar Kutluay | : | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler, işte onlar Benim rahmetimden ümidlerini kesmiş olanlardır. İşte can yakıcı azap onlar içindir. |
Hüseyin Kaleli | : | “Allâh’ın âyetlerini ve onunla karşılaşmayı inkâr edenler de işte bunlar, benim rahmetimden ümitlerini keserler. Yine bunlar kendileri için acıklı bir azap vardır.” |
İsmail Mutlu, Şaban Döğen | : | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavusmayı inkar edenlere gelince, işte onlar Benim rahmetimden ümidini kesenlerdir. Onlar için pek acı bir azap vardır. |
Mustafa İslamoğlu | : | Ama Allah’ın mesajlarını ve O’na kavuşmayı inkâr edenler var ya: işte bu gibiler benim Rahmetimden ümidini kesenlerdir; ve işte onları can yakıcı bir azap beklemektedir. |
Nedim Yılmaz | : | Allah’ın âyetlerini ve onunla karşılaşıp yanı??? inkâr edenler var ya, işte onlar Benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir. Onlar için elem verici azap vardır. |
Ömer Rıza Doğrul | : | Allah'ın âyetlerini reddederek O’na kavuşmayı inkâr edenler, Benim rahmetimden ümidi kesmişlerdir. Onlar için acıklı azap vardır. |
Talat Koçyiğit | : | Allah'ın âyetlerini ve Allah'a kavuşmayı inkâr edenler, işte bunlar, Benim merhametimden ümidi kesmiş olanlardır. Bunlar için çok acı bir azâp vardır. |
Ziya Kazıcı, Necip Taylan | : | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler ise, işte onlar Allah'ın rahmetinden ümidini kesmiş olanlardır. Onlara acıklı azap vardır. |
Bir Heyet | : | Allah'ın ayetlerini ve O'nun karşısına çıkacaklarını yalanlayanlar var ya, onlar rahmetimden ümitlerini kesmiş kimselerdir. Onları acıklı bir azap beklemektedir. |