Emmâ menistagnâ.
Diyanet İşleri | : | Kendini muhtaç hissetmeyene gelince; |
Abdulbaki Gölpınarlı | : | Fakat ihtiyacı olmayana gelince. |
Adem Uğur | : | Kendini (sana) muhtaç görmeyene gelince, |
Ali Bulaç | : | Fakat kendini müstağni gören (hiçbir şeye ihtiyacı olmadığını sanan) ise, |
Ali Fikri Yavuz | : | Amma (malı ile Allah’a) ihtiyaç göstermiyene gelince; |
Bekir Sadak | : | (5-6) Ama sen, kendisini ogutten mustagni goren kimseyi karsina alip ilgileniyorsun. |
Celal Yıldırım | : | (5-6) Ama öğüt almaya ihtiyaç duymayanı ise, sen ona yönelip ilgi duyuyorsun. |
Diyanet İşleri (eski) | : | (5-6) Ama sen, kendisini öğütten müstağni gören kimseyi karşına alıp ilgileniyorsun. |
Diyanet Vakfi | : | (5-7) Kendini (sana) muhtaç görmeyene gelince, sen ona yöneliyorsun. Oysa ki onun temizlenip arınmasından sen sorumlu değilsin. |
Edip Yüksel | : | Kendisini zengin görüp önemsemeyene gelince; |
Elmalılı Hamdi Yazır | : | Amma istiğnâ edene gelince |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) | : | Ama ihtiyaç duymayana gelince, |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) | : | Ama buna ihtiyaç hissetmeyene gelince, |
Fizilal-il Kuran | : | Kendisini yeterli görüp tenezzül etmeyene gelince. |
Gültekin Onan | : | Fakat kendini müstağni gören ise, |
Hasan Basri Çantay | : | Amma (zengin olduğu için) kendisini müstağnî gören adam (yok mu)? |
İbni Kesir | : | Ama kendisini müstağni gören. |
Muhammed Esed | : | Ama kendini her şeye yeterli görene gelince, |
Ömer Nasuhi Bilmen | : | (5-6) Amma istiğnada bulunan kimseye gelince. İmdi sen ona teveccüh ediyorsun. |
Şaban Piriş | : | Ama, kendisini ihtiyaçsız görene.. |
Suat Yıldırım | : | (5-6) Ama irşada ihtiyaç duymayana ise, ona dönüp itibar ediyorsun. |
Süleyman Ateş | : | Kendisini zengin görüp tenezzül etmeyene gelince; |
Tefhim-ul Kuran | : | Fakat kendini müstağni (hiçbir şeye ihtiyacı olmayan) gören ise, |
Ümit Şimşek | : | Öğüte ihtiyaç duymayan kimseye gelince: |
Yaşar Nuri Öztürk | : | O, kendisini her türlü ihtiyacın üstünde görene gelince, |